2004 yılından itibaren, Bakanlar Kurulu Kararı ve Kültür ve Turizm Bakanlığının resmi izinleri ile Hacettepe Üniversitesi adına öğretim üyemiz Prof. Dr. Sevinç Günel başkanlığında yürütülen Çine-Tepecik kazıları, MÖ 6500 tarihlerinden MÖ 1100 tarihlerine uzanan yerleşim sürecinin kültür tarihini aydınlatan neticeler verdi.
Üniversitemiz Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevinç Günel kazı çalışmalarına ilişkin şu bilgileri paylaştı:
“Büyük Menderes Nehri (Meander) ve çevresinin jeolojik evrimiyle ilgili değişim sürecinde, günümüzden daha içerde olan Ege denizi, Menderes’in kollarından Çine Çayı’nın (Marsyas) erken dönemlerdeki konumunu ve kıyı şeridine olan yakınlığını anlaşılır kılmaktadır. Bu bölgede, Prehistorik ve Protohistorik dönemlerden itibaren en erken yaşam alanına ışık tutan, toplumların sosyo-kültürel gelişiminin anlaşılmasını sağlayan Çine-Tepecik arkeolojik kazılarıdır. Bu kazılar, MÖ 6500 tarihlerinden MÖ 1100 tarihlerine uzanan yerleşim sürecinin kültür tarihini aydınlatan neticeler vermiştir.
Çine-Tepecik, MÖ 2. binyılda, Arzawa ülkesi sınırlarında, surla çevrili, güçlü bir kent konumundadır. Kent geniş bir alana yayılan ve kalın bir tabaka oluşturan volkanik külün oluşturduğu doğal bir afetin izlerini barındırmaktadır. Küllere ait analizler, BAP projesi kapsamında, Viyana Teknik Üniversitesi, Atom Enstitüsü’nde, Dr. Johannes Sterba tarafından gerçekleştirilmiş ve yaklaşık MÖ 1630 yıllarına tarihlenen Thera/Santorini Adası’nın volkanik küllerine ait sonuçlar elde edilmiştir. Önceki yıllara ait kazılarda tespit edilen küllerin, 2023 yılı kazılarında da takip edilmesi, doğal etkileşimin yoğunluğunu kanıtlamakta ve hassas yürütülen kazı çalışmaları sayesinde, Çine-Tepecik kazılarının bilim dünyasında disiplinlerarası araştırmalarıyla da yer almasını sağlamaktadır.”