HUMAN-G Antik DNA Laboratuvarı araştırmacılarının yer aldığı çalışma Science’da yayımlandı

Çatalhöyük Araştırma Projesi kapsamında; Ian Hodder liderliğinde, Hacettepe Üniversitesi Antropoloji Bölümü ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi Biyolojik Bilimler Bölümünden genetik uzmanı bir ekip tarafından yürütülen yeni bir çalışma 26 Haziran’da Science dergisinde yayımlandı.

Türkiye ve 10 farklı ülkeden 47 genetikçi, arkeolog ve biyolojik antropoloğun katılımıyla yürütülen bu çalışma, 12 yıllık bir sürecin sonunda tamamlandı.

Araştırmada, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Neolitik Çatalhöyük'te bulunan 400 iskelet analiz edildi. Çalışma, bu bireylerin genetik bağlarını çözümlemeyi amaçlarken, eski anaerkil toplumlar hakkındaki iddiaları da mercek altına aldı. 

Araştırma ekibinde yer alan üniversitemiz Antropoloji Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Füsun Özer şu bilgileri paylaştı:
“Neolitik döneme ait Anadolu yerleşimi Çatalhöyük üzerine yapılan bu yeni çalışma, burada yüzyıllar boyunca toplumsal kuralların nasıl değiştiğini ortaya koyuyor. Zamanla hane yapılarının biyolojik akrabalık bağlarından uzaklaşıp daha ortaklaşa bir yaşam biçimine evrildiği ve kadınlara erkeklere kıyasla öncelik tanıyan bazı uygulamaların sürdürüldüğü görülüyor” 

Topluluk tipi bir aile yapısı mı?
Araştırma ekibi, çok sayıda evde yapılan gömülerin genetik akrabalıklarını ölçerken beklenmedik bir sonuçla karşılaştı.
ODTÜ’de doktora sonrası araştırmacı olarak bulunan Eren Yüncü “Erken Çatalhöyük döneminde mezarlarda genellikle biyolojik aile bireyleri gömülüyordu. Ancak sonraki yüzyıllarda, aynı yapılar içine genetik olarak akraba olmayan bireylerin sıklıkla birlikte gömüldüğünü gördük” dedi.

Çalışmanın eş yazarı Elifnaz Eker “Bu kişiler birlikte gömülmüşlerdi; acaba birlikte yaşamışlar mıydı diye kontrol ettik ve benzer beslenme alışkanlıklarına sahip olduklarını gördük” dedi. 
Çalışmanın eş yazarı Camilla Mazzucato ise şunları söyledi: “Genetik bağı olmayan bireylerin akraba sayılması ve hane halklarının genetik olmayan bireyleri içermesi, insan toplumlarında istisnai bir durum değildir.”

Anaerkillikler ve ataerkillikler
Kadın figürinleriyle de tanınan Çatalhöyük, 1960'larda ilk keşfedildiğinde baskın kadın heykelcikleriyle heyecan yaratmıştı. Bu figürler, bölgedeki Neolitik toplumların anaerkil bir yapıya sahip olduğuna dair teorilere yön verdi. Buna karşılık, Neolitik ve Tunç Çağı Avrupa toplumlarında erkek merkezli uygulamalara ilişkin çok sayıda bulgu ortaya çıktı. ODTÜ yüksek lisans öğrencisi Muhammed Sıddık Kılıç “Seçkin mezarların çoğu erkeklere ait. Şimdi ise arkeogenetik veriler, bu toplumların çoğunun patrilokal olduğunu ortaya koyuyor” dedi.

Çatalhöyük evlerinde annelik bağlantıları
Kılıç, “Yapılar içerisindeki genetik bağlar kadınlar üzerinden, özellikle anneler aracılığıyla kuruluyordu. Bu nedenle, yetişkinliğe ulaşıldığında kadınların aynı evde kalma eğiliminde olduğunu, erkeklerin ise ayrıldığını düşünüyoruz” diye konuştu. Yüncü ise, bu durumun Avrupa’daki örneklerin tam tersi olduğunu ifade etti.

Kız çocuklarına hediyeler
Araştırma ekibi, bebek ve çocuk mezarlarında bulunan mezar eşyalarını incelediğinde şaşırtıcı bir bulguyla karşılaştı. ODTÜ’de doktora çalışmalarını sürdüren Ayça Doğu, “Kız bebeklerin erkeklere kıyasla beş kat daha fazla mezar eşyasıyla gömüldüğünü gördük” dedi. 

Elde edilen bulguların, Çatalhöyük topluluğunda kadın odaklı pek çok uygulamanın varlığına işaret ettiği belirtildi. 

ODTÜ yüksek lisans öğrencisi Merve Nur Güler, gözlemledikleri yapının, Anadolu kökenli Avrupa Neolitiği’nde görülen, oldukça erkek merkezli düzenden belirgin şekilde farklı olduğunu söyledi.

ODTÜ’de doktora sonrası araştırmacı olarak çalışan proje ekibi üyelerinden Damla Kaptan da, “Geçmişte toplumsal ilişkilerin ne kadar çeşitli olabileceğini – bazen hiç beklemediğimiz şekillerde – ortaya koymak  oldukça heyecan vericiydi. Umuyoruz ki bu çalışma, günümüz toplumlarının değişmez olduğu yanılgısını sorgulamaya katkı sağlar” diye konuştu.
 

Makaleye ve detaylara aşağıdaki linkten ulaşılabilir.

https://www.science.org/doi/10.1126/science.adr2915